Tuncay Özkan, "Kanal Türk" adındaki televizyonunu, hem "Fethullahçı"lıkla, hem de bedâva gazete dağıtıyorlar diye -bir nevi- "provokatör" lükle suçladığı Bugün Gazetesi sâhiplerine -uygun bir fiyatla- sattı ...
Yorum
Bir insanın düşmanı da, o insanın bir malını satın alabilir tabii ki... Ama o insanın en sıkışık zamânını kollayarak, ve de o malı en ucuza kapatmak sûretiyle... Şâyet "düşman" diye bilinen birileri, insanın malını, zor duruma düşmesini beklemeden satın alıyor, ve hatta onun "Allah râzı olsun" gibi hayır dualarına mazhar oluyorsa, bu ilişkide bir anormallik var demektir... Ki böyle bir durumda, düşmanlık ithâmında bulunan şahsın -akıl bâliğ ve samimi ise- durup düşünmesi îcap eder(di); "demek ki benim faaliyetlerimi, düşman bildiğim bu kişilerin faaliyetleriyle koordine eden bir üst merci veya mihrak varmış" diye... Ve de hemen ortadan kaybolup inzivâya çekilerek, yaptıklarını ve yapacaklarını tekrar gözden geçirir... Bunun aksine bir davranış, ne kadar agressif bir şekilde ve/veya şirretlikle sunulursa sunulsun, akılla alay etmek -yâni delilik- anlamına gelir... Onun için Tuncay Özkan aldığı paralarla -yapabiliyorsa- herşeyden önce kendini tedâvi ettirmelidir... Ve onu kullanan mihraklar da, Türk insanıyla bu kadar pervâsızca ve küstahça dalga geçmekten -derhal ve kesin olarak- men edilmelidir...